- 1- Sabretmeyen Derviş Muradına Erememiş
- 2- Öfkeyle Oturan Başarısız Kalkar
- 3- Birleşmeyen Noktalar
- 4- İntikam Soğukta, Hırsla Yenen Bir Yemektir
- 5- “Saat Geç Oldu Anneciğim”
- 6- Beklentiler Adsense'dir. Bu Yüzden Üzer
- 7- Düşünmüyorum Öyleyse Kazanamıyorum
- 8- Çok Gezen Papuç, Başarı Hariç Her Şeyi Getirebilir
- 9- Tecrübe Görünmez Bir Adamdır
- 10- Şuradan Bir Öğrenci Uzatır Mısınız?
Hemen hemen her webmasterin hayali, bir web sitesi kurduktan sonra Adsense gelirleriyle, ek gelir sağlamak ya da daha yüksek gelirler elde ederek, yan gelip yatmaktır. Yan gelip yatmak dediysek, salonun ortasındaki para banknotlarının üzerine yatmaktan bahsediyoruz.
Daha doğrusu; webmasterların kafasında, böyle bir şey zaman zaman şekilleniyor. Lakin işler ne kadar yolunda giderse gitsin, Webmasterlar genelde ilk projelerinde başarıya ulaşamıyor. Bakınız; işte başarılarılarını engelleyen 10 etken!
1- Sabretmeyen Derviş Muradına Erememiş
Sokağın başına yeni bir dükkan açıldığında bile, müşterileri bağlamak aylar, yıllar sürerken, Webmasterlar birkaç ay içerisinde, güzel rakamlar kazanmayı planlayarak, hayal kırıklığına uğrayabiliyor.
Tabii ki, Mehmet Bakkal bir webmaster değil; fakat ev geçindirmek için sabretmek zorunda kalıyor. Çünkü masraf edilerek açılan her dükkan, sabretmeyi gerektiyor. Yoksa edilen masraf boşa gidecek ve kepenk indirilecek. Webmasterlarda bu kural, az yatırımdan dolayı tersine işlediğinden, umutları kırılabiliyor ve başarılarına şerit çekmiş oluyorlar.
Ziyaretçilerinizin CPU Gücünü Kullanarak Para Kazandıran Servis: Coinhive
Baştan söyleyelim vaziyet alın çünkü buralar bu sefer fena karışacak! İnternet sitelerinin bir çoğunun kuruluş amacı farklı gelir modellerinden birini kullanarak kar etme modeli üzerine kurulu. Bu gelir modellerinin her biri platformda...
2- Öfkeyle Oturan Başarısız Kalkar
Her Webmaster, her projeden kazanacak diye bir şey olmamasına rağmen Webmasterların kazanamadıkları zaman umutları kırılıyor ve vazgeçiyorlar. Oysa insan sevdiğini yıllarca bekleyebiliyor. Çünkü düğün yapmak zaman istiyor. Herkesin halay çekebilmesi için her şey ha diye olmuyor ve ha diye olmayınca da başaramayacaklarına inanmaya başlıyorlar.
3- Birleşmeyen Noktalar
Birçoğumuz Steve Jobs'un üniversite konuşmasını okumuş ya da dinlemişizdir. Fakat; bir Steve Jobs değildik ama biz de noktaları birleştirdik der gibi düşündüğünüzü, duyar gibi oluyorum.
Tasarımı yapan Webmaster, SEO yapamıyor. SEO yapan Webmaster, doğru içerikleri üretemiyor. Doğru içerikleri üreten Webmaster… Sonra herkes nakavt. Ne yazık ki, noktalar sanılan noktalar olmuyor. Bundan ötürü; noktaları birleştirip, artık yapabildiğini düşünen webmaster, yanlış noktaları birleştirdiğini fark edemediğinden, başarısının önünü kesiyor.
4- İntikam Soğukta, Hırsla Yenen Bir Yemektir
Çoğumuz başladığımız projelerden başarılı sonuç almayı bekliyoruz; fakat soğuk kanlı olmayı başaramıyoruz ve hırslarımız geçici oluyor. Oysa ilk başarısızlıkta soğuk kanlı olabilmek, hırsın kalıcı olmasını sağlayarak, bir önceki projemizden intikam almamızı sağlayan en dehşet verici nükleer bombadır, desem de; inanmayın. Çünkü inanırsanız, azimle mücadele eder, gerçekten başarıya doğru ilerlersiniz.
5- “Saat Geç Oldu Anneciğim”
Genç Webmasterlar, ailelerinin evinde yaşamaya devam ederken, aile evi kurallarına uymak zorunda kalıyor. Ana yasada yeri yok fakat aile evinde geç uyumak suçtur. Tam içeriğe odaklanmış, anlamaya çalışırken, birden elektrikler kesiliyor. Çünkü bir anne atasözü bir webmastera der ki; "Terlik geliyor!” Elektrik dediysek, bu durumda ses de bir elektriktir. Anne gücüyle etkileşime geçer. Şalterlerinizi bile attırabilir.
Genç Webmaster arkadaşlar bu duruma bezdirici yaklaştıkları için; hayal kırıklığı yaşabiliyor ve pes edebiliyorlar. Oysa uyandıklarında kaldıkları yerden devam edebilecekler ama tam tersini yapıp, başka bir yerden devam ederek başlayıp, gün boyu devam ettirdikleri proje yarıda bırakabiliyor.
6- Beklentiler Adsense'dir. Bu Yüzden Üzer
Tam başardım diyen webmaster bir de bakıyor ki beklentisinin çok altında rakamlar... Adsense bir kız arkadaş değildi ama bizi de çok üzdü mottosundan yola çıkacak olursak; tıklama başı miktarın düşüklüğü, 500-100 tekil ziyaretçi sahiplerini üzüyor.
Çünkü; iki üç ayda bir ödeme eşiğini anca geçiyorlar. Bu da onları soğutmakla kalmıyor, hevessiz birer web gezginine dönüştürüyor ama gezginler bu sefer o taraflara bakmıyorlar. O taraflar nere o taraflar? Başarıya götürecek taraflar. Ve artık yok.
7- Düşünmüyorum Öyleyse Kazanamıyorum
Düşünmeyen webmaster, düşünmemek suçundan bilmem kaçıncı ceza mahkemesi hakimlerinden biri tarafınca, ülkemizde yeri olmamasına rağmen, idama mahkum edilebiliyor.
Bu ütopyadaki hakim, düşünmeyenleri başarısız buluyor ve başarısız olanlar da; bu ütopyanın ülkesine katkı sağlamaz düşüncesiyle, idama mahkum ediliyor. Böylece başarmak, imkansızlaşıyor.
8- Çok Gezen Papuç, Başarı Hariç Her Şeyi Getirebilir
Kafasını toplayamayan webmaster, daldan dala atlarken, böyle devam ederek tutunacak bir dalı olamayacağını aklından çıkarıp, böylece son atladığı dalla birlikte yere çakılıyor ve bütün maymunlar tarafından yadırganıyor, yargılanıyor. "Ben sana demiştim, oğlum o işlerde para yok, sen giderken biz dönüyorduk, sen hala o işlerle mi uğraşıyorsun..."
Sonunda kendini de bütün dalları da yakan webmaster pes ediyor. Başaramıyor.
9- Tecrübe Görünmez Bir Adamdır
Başarısızlıkla sonuçlanan projelerinden sonra, ne kadar tecrübe kazandığının farkına varamayan Webmaster, tekrar başlarsa yine kaybedeceğini düşünerek hiç başlamıyor. Oysa tecrübe bilgiden önemlidir. Teoride bilinen pratikte işe yarayana kadar, aslında tam da bilinmiş sayılmaz. Bunun farkında olmayan Webmasterın, atar damarlarından biri kopmuş demektir.
10- Şuradan Bir Öğrenci Uzatır Mısınız?
Minibüslerde sürekli karşılaştığımız sorulardan biri de şuradan bir öğrenci uzatır mısınız sorusudur. Aslına bakılırsa, bu soruyu ne ben, ne siz, ne de hepimizle küçük bile olsa bir ilişki kurmuş kimse, neden yazdığımı bilmiyor.
Mesele de bu zaten. Herkes her şeyi bu paragrafın bu kısmına kadar, düşünmeden okuyor ve benim anlatmamı bekliyor. Oysa her şey devletten beklenmez. Her şey herkesten de beklenmez. Erken uyanan, kendi yol almalıdır. Bir şeyleri sürekli başkalarından beklemek, onlarsız bir hiç olduğunu kabullenmek ve potansiyelini tam olarak görememektir.